Deprem sonrasında meydana gelen kafa travmaları hayati önem taşıyor. Yaralılarda kafatası çatlakları gibi hafif; beyin kanaması gibi ağır travmalar görülebiliyor. Boyun ve omurga yaralanmaları da kafa travmalarıyla birlikte ele alınıyor.
Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremde yaralı sayısı 100 bini aştı. Yaralılara durumlarının ciddiyetine göre tedavi süreci uygulandı. Bir kısmı hafif yaralandığı için kısa sürede taburcu olurken bir kısmının tedavisi halen sürüyor.
Deprem esnasında yaralananlarda pek çok travma görüldü. Bunlar içinde baş ve boyun bölgelerinde görülen travmalar hayati önem taşıyor. Enkazdan kurtarılanlarda oluşabilen kafa travmalarını Sağlık Bilimleri Üniversitesi Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Omurilik ve Sinir Cerrahı Prof. Dr. Adem Yılmaz’la konuştuk.
Ani ve şiddetli kafa travmaları
Deprem sırasında enkaz altında kalan insanların birçoğunun kafa travmasına bağlı beyin kanamaları sonucu hayatını kaybettiğini düşündüklerini ifade eden Prof. Dr. Yılmaz, deprem sonrası görülen kafa travmalarını iki kategoriye ayırıyor. Bunların ilkini şöyle anlatıyor:
“Öncelikle akut olan ani, şiddetli kafa travmaları… Şiddetli kafa travmasında beyin zarı içinde veya dışında epidural ve subdural alanda kanamaya neden olacak travmalara acil olarak müdahale edilmesi gerekir. Deprem esnasında olan ve ani olarak getirilen hastalara müdahale edebiliyoruz. Zaten böyle bir travma yaşayıp günlerce enkazın altında kalan hastaların kurtulması pek mümkün olmuyor.”
Kafatası darbeleri kanamaya neden olmayabilir
İkinci kategorideki hasta grubu ise kafatası çatlakları ve kırıkları olan ama beyniyle ilgili hayati risk taşımayanlar… Prof. Dr. Yılmaz, deprem sonrasında bu şekilde yaralanan hastalara müdahale ettiklerini söyleyerek, “Bunlar kanamaya neden olmamış vakalardır. Zaman içerisinde kafatası kemikleri kendini kaynatıyor. Cerrahi müdahaleye gerek kalmıyor. Klinik takiple düzeltiyoruz” diyor.
Prof. Dr. Yılmaz, bu kategoride yer alan bir diğer travmanın da kafatasının beyin içine doğru çökmesiyle oluştuğunu ifade ediyor. Ufak bir operasyonla çöken kemiği kaldırıp yerine ya kendi kemiğiyle ya da sentetik birtakım malzemelerle kranioplasti işlemi uyguladıklarını belirtiyor.
Her türlü travmaya müdahale ediliyor
Deprem sonrasında kafa travması olanlara hafif ya da ağır yaralı fark etmeksizin mutlaka müdahale ediliyor. Bu gibi durumlarda izlenilen yolu Prof. Dr. Yılmaz şöyle anlatıyor:
“Deprem nedeniyle oluşan travmalara bulantı, kusma, bilinç bozukluğu gibi bulgular eşlik ediyorsa bunlar derhal sağlık merkezine getirilip müdahale gerektiren bir uygulama çerçevesinde değerlendirilmesi gereken hastalardır. Hafif kafa travmalarında ise iki-altı saat müşahededen sonra herhangi bir bulantı, kusma veya nörolojik problem yoksa hasta küçük takiplerle gönderilebilir.”
Ancak her ne suretle olursa olsun özellikle deprem sonrasında ciddi kafa travmalarıyla gelen hastaları en az bir gün müşahede amaçlı hastanede tuttuklarını anlatan Prof. Dr. Yılmaz, “O anda değil ama ilerleyen saatlerde beyin kanamaları oluşturacak birtakım problemler ortaya çıkabiliyor. Buna yönelik müdahalede bulunmak için hastaları yatırıyoruz. Depremde oluşan travma ise zaten hassas… Onları mutlaka en az bir-iki gün müşahede altında tutuyoruz” şeklinde konuşuyor.
Boyun ve omurga travmalarına dikkat
Kafa travmalarını boyun ve omurga yaralanmalarıyla birlikte değerlendirdiklerine değinen Prof. Dr. Yılmaz, bu tip travmalara servikal ve omurga travmalarının da çok fazla eşlik ettiğinin altını çiziyor. Hatta onların bazen kafa travmalarından çok daha riskli bir klinik durum oluşturabildiklerini söylüyor. Boyun ve omurga travmaları sonucu gelişebilecek sorunları da şöyle değerlendiriyor:
“Boyun ve omurga travmalarının şiddeti önemli; yani omurganın ne derece kırıldığı… Küçük çatlaklar varsa, mesela sadece boyunlukla istirahatle düzeliyor. Onun dışında ciddi bir kırık oluştuğu ve bu omuriliğe hasar verdiği takdirde kolda ve bacakta felç gibi çok ciddi nörolojik hadiseler ortaya çıkabilir. Tabii uzun vadede çok büyük sorun oluşturan tekerlekli sandalyeye mahkum kalma gibi bir durumla karşı karşıya kalabilirler.”
Boyunluk kullanmak önemli
Arama-kurtarma ekipleri enkazdan çıkarılan hastaları ambulansla hastaneye sevk ederken hastalara boyunluk takıyor. Bunun sebebini Prof. Dr. Yılmaz’dan öğreniyoruz:
“Boyun ve omurga travması yaşamış bir insan yatış pozisyonunda alınıyor. Mesela o boyunluk olmadan oradan çekiştirildiği zaman boyunda anormal katlanmalar oluşabilir. Bu katlanmalar da oradaki kemikte meydan gelen kırık nedeniyle omuriliğe ciddi hasarlar verebilir. Boyunlukla boyun omurgaları sabitlenip stabil hale getirildikten sonra taşıma işlemi yapılması bütün travmalarda genel bir kural.”